Ali Ocakbaşı Karaköy : İstanbul’da Bir Kebap Masalı

37 Shares
37
0
0

İNSANIN HER GÜN ŞAŞIRABİLECEĞİNİ KANITLAYAN LOKANTA

Ali Ocakbaşı Karaköy‘de oturup yedikten sonra düşündüm: Sevgili dostlar, zaman zaman sohbetlerde karşılaştığımız sorulardan ve tartışma konularından bazılarına yanıt bulmak çok da zor değil bu kentte yaşıyorsanız.

  • İstanbul’un en güzel manzaralı lokantası neresidir
  • İstanbul’da en iyi et nerede yenir
  • İstanbul’un en güzel kebabı nerede
  • İstanbul’da en iyi ocakbaşı neresi
  • İstanbul’un en başarılı lokantaları hangileridir

Bu sorulara çeşitli farklı yanıtlar üretmek her zaman mümkün. Ama seçeneklerin çok da geniş olmadığını anlıyoruz deneyimlerimizden sonra.

Ali Ocakbaşı Gümüşsuyu ile ilgili bir yazı yazmıştım zamanında. (Okumak için tıklayınız.) Manzarasından ve yemeklerinden ne kadar etkilendiğimi çok net görebilirsiniz bu yazıda.

Lakin Ali Ocakbaşı Karaköye daha gitmemiştim o zaman ve son ziyaretimde anladım ki, insan her gün yeni bir şeyle karşılaşıp hayrete düşebiliyor. Ne kadar gezerseniz gezin, İstanbul’da bu durum başınıza gelebiliyor.

HİÇ ŞÜPHESİZ PADİŞAHLARA YAKIŞAN BİR MANZARA

Efendim, 1907 senesinde (en sevdiğim tarih!!!) yapılmış eski bir apartmanın üst katlarından birinde, karşınıza Sarayburnu’nu, kurşun kubbeli camileri, kentin gerçek gerdanlığı olan o köprüyü alarak martıların süzülüşünü izlediniz mi hiç?

Ali Ocakbaşı Karaköy Manzara
Ali Ocakbaşı Karaköy Manzara

Ben izledim. Kendimi modern zamanların içinde geçmişin izlerini takip eder, yaşamadığım bir tarihin nostaljik kalıntılarına bakar ve tüm gaddarca yıkma çabalarına rağmen hala dünyanın en güzel kenti kalmayı başaran bu şehrin silüetine aşık olurken buldum desem yeridir.

Ali Ocakbaşı Karaköy, şirin ocakbaşı tasarımı, aşağı yukarı seksen küsur kişilik oturma düzeni ve muazzam manzarasıyla şimdiden kalbimde kendine bir yer edindi bile.

Burada fonda çanda Türk sanat müziğine kendinizi bırakıp Haliç’in hareketli ve masalsı uyumuna dalabilirsiniz. Bunu henüz yapmadıysanız büyük bir şey kaçırıyorsunuz demektir.

MÜDAVİMLERİNİ YARATAN BİR LOKANTA

Yemeklere geçmeden önce son bir durak yapalım ve açık şekilde ifade edelim: Bu lokantanın boş masası yok! Yani rezervasyon yaptırmadan gitmeyin kesinlikle. Yoksa ayakta kalırsınız.

Her günün farklı tanıdık yüzleri olduğunu, hatta masaların özel olarak fanatikleri bulunduğunu öğrendim gittiğim zaman. Bir lokanta için bundan büyük bir mutluluk yoktur herhalde.

Ali Ocakbaşı Karaköy Masa
Ali Ocakbaşı Karaköy Masa

Mekanın iş, dost, aile yemeği gibi bir dengesi olduğunu da vurgulayalım. Gümüşsuyu’ndaki yerlerinde bu dengenin biraz daha iş yemekleri lehine bozulduğunu söylemek olası.

Öte yandan Ali Ocakbaşı’nın Amsterdam ve Viyana‘da birer şubesi olduğunu ve Londra restoranlarının da yakın zamanda hizmet vermeye hazırlandığını not düşelim burada. Yani deneyimlediğim bu lokanta uluslararası bir nitelik kazanmış çoktan.

GAYET DENGELİ BİR MENÜDEN SEÇMELER

Yemek kısmını çok uzun ayrıntılar vererek yazmayacağım, zira bir önceki yazımda ziyadesiyle anlattım. Ama tabii hiç kuşkusuz burada neler yapmanız gerektiğini de tasvir etmem gerekiyor.

Ete doyacağınız için meze faslında çok abartılı sipariş vermeyin derim. Ama cacıklarının tadına mutlaka bakın! Süzme yoğurt ve güzel zeytinyağı ile yapılan cacıkların hastasıyım. Muhammara da sipariş edin mutlaka. Bence olmazsa olmazlardan. Acı seviyorsanız da Atom tarzı acılı yoğurtları pek lezzetli diyebilirim. Salatalık turşuları da tam damak çatlatan cinsten.

Ali Ocakbaşı Karaköy Mezeler
Ali Ocakbaşı Karaköy Mezeler

Burada ara sıcak niyetine yiyeceğiniz bir karışık et tabağı var. Ne olursa olsun masanızı süslemesi gerekiyor. Tabak üçe ayrılmış: Uykuluk, çöp şiş ve ciğer şiş. Bundan mutlaka sipariş edin. Özellikle uykuluk muhteşem ötesi diyebilirim.

Ali Ocakbaşı Karaköy Ara Sıcak Tabağı
Ali Ocakbaşı Karaköy Ara Sıcak Tabağı

Üzerine de ana yemek kategorisinde karışık bir tabak yemenizi öneririm. İçinde kebap, nefis bir terbiyeli şiş, pirzola ve harika bir şaşlık bulunsun mutlaka.

Ali Ocakbaşı Ana Yemek Tabağı
Ali Ocakbaşı Ana Yemek Tabağı

Bunların üzerine de güzel bir katmer ile taçlandırabilirsiniz deneyiminizi. Benden söylemesi, pişman olmayacaksınız!

SONUÇ: DAHA NE OLSUN 🙂

Çok net ifade edebilirim ki, Ali Ocakbaşı Karaköy, benim bir et lokantası/kebapçı’dan beklediğim her şeyi karşılıyor.

Bir dahaki gidişimde muhakkak ocakbaşında kendime bir yer bulup keyfime bakacağım; bundan eminim!

Mutlaka deneyin sevgili dostlar!

Ali Ocakbaşı Karaköy
Arap Camii Mahallesi
Tersane Caddesi
Kardeşim Sk. No: 45 Kat 4
Grifin Han Beyoğlu / İstanbul

37 Shares
1 comment
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You May Also Like
Payyar Ocakbaşı

Payyar Ocakbaşı: Fenerbahçe’deki Yeni Adresimiz

Fenerbahçe'nin en güzel yerinde, tanınmış şef Burak Zafer tarafından açılan Payyar Ocakbaşı'nı ziyaret ettikten sonra, sizlerle düşüncelerimi paylaşmasam olmazdı sevgili dostlar. Bu yazının konusu, çiçeği burnunda bu mekanın bende yarattığı hoş izlenimleri dışa vurmaktan ibarettir.
Aşçı Bacaksız

Afyon’da Müthiş Bir Lokanta: Aşçı Bacaksız

Bu sene UNESCO nezdinde "Gastronomi Şehri" ünvanını alan Afyon'un, bu ünvanı kazanmasına neden olan o müthiş etlerini yiyebileceğimiz lokantaların arayışındaydım şehre geldiğimde. Afyon sokaklarında keyifli keyifli dolaşırken Aşçı Bacaksız'ın kapısından içeri giriverdim ve hayat birkaç saatliğine güzelleşti sevgili dostlar.
Rita Deli

Rita Deli : Moda’da New York Rüzgarı

Avrupa'da küçücük mekanlar vardır. İnsanlar önünde kuyruk olur, siz de hayran hayran sıraya girip ne ile karşılacağınızı beklersiniz kuyrukta. Bana kalırsa Rita Deli de böyle bir işletme olmaya namzet. Çok beğendiğim tarihi bir Kadıköy binasının hemen altında küçücük bir dükkanda çalışıyorlar.
Tiritçi Mithat

Tiritçi Mithat: Konya’da Damağım Bayram Etti

Tarihi Tiritçi Mithat, Konya merkezde, hemen Aziziye Camii'nin civarında yer alan, her gidişimde aklımı başımdan alan tiridi ile gönlümü fetheden mükemmel bir lokanta. Bana kalırsa Konya'ya yolu düşen herkes, mutlaka bu müthiş mekana uğramalı ve tiridin tadına bakmalı. Kuzu etinin, pideyle, domates ve maydanozla kucaklaştığı bir efsane.