NAMLI RUMELİ KÖFTECİSİ
İkinci durağım ise, birkaç metre ötedeki Namlı Rumeli Köftecisi’dir. Gümülcine göçmeni Faruk Özbek ve ağabeyinin 1982 senesinde kurdukları ve o günden beri hiç durmadan, arı gibi çalışarak bugüne getirdikleri lokanta, İstanbul’un en iyilerindendir. Az da olsa ekmek ilave ederek yaptıkları köftelerde kullandıkları etin dana döş ve kol bölgelerinden geldiğini, Balıkesir ve Trakya menşeli olduğunu da ayrıca belirtmek istiyorum. Azıcık kimyon ve soğan ilave ederek sundukları yuvarlak lezzet bombalarının yanında herhangi bir sos vermediklerini, -çünkü buna gerek duymadıklarını- mutlaka eklemem gerekiyor. “Köftenin lezzeti yeter!” düşüncesi ile yola çıkan Faruk Bey, uzun zamandır gördüğüm, işini “en aşkla yapan” insan diyebilirim. Gözlerinden köfteye kattığı sevgi okunabilen bu müthiş insanın tavsiyesine uyarak yediğim irmik helvası ise, hayatımda yediklerim içinde en iyisiydi. Köfte sonrası mutlaka yemenizi öneririm. İstanbul’un En İyi Köftecileri’nden biri hiç şüphesiz burası. (Tarihi Hocapaşa Lokantaları Sokağı NO:9 Sirkeci/İstanbul)