GASTRONOMİK RUTİNİN MONOTONLUĞU
Bir süredir, bu devasa kentin sokaklarını arşınlayıp beni farklı dünyalara taşıyabilecek lokantaları arıyorum sevgili dostlar. Her köşebaşında karşıma çıkan ve birbirinin kopyası gibi duran tadnıdık restoranlara baktığımda, inanın bana boğulur, kendimden geçer gibi oluyorum. Yeme-içme endüstrisine hizmet eden tüm işletmelere saygı duysam da, bu ekonomik ortamda herkese destek olmam gerektiğini düşünsem de, ne yazık ki, kaçınılmaz olarak korkunç bir tekdüzeliğin dehşet verici girdabında debeleniyorum. Evet doğru, müşteri alışkanlıkları (buna talep de diyebiliriz), açılan lokantaların karakterlerini (hadi buna da arz diyelim) belirliyor. Ama memleketimizde habis bir hastalık var bana kalırsa: Bir şey tutarsa, onun sınırsız, sayısız, yaratıcılıktan uzak binlerce kopyası işgal ediveriyor her yanı. Bu hem tüketicileri küçümsemek, hem de pastadan alınacak payı iyice ufaltmak anlamına geliyor. Ne yazık ki, işletmeleri kuran yatırımcılar kolaya kaçmayı tercih ediyorlar ve bu işin sonu kaçınılmaz olarak hüsranla bitiyor.
Evet, sürekli -lezzetli olsa da- aynı köfte ve döneri yemekten sıkılmış, aynı pizza hamurunu çiğnemekten bıkmış, benzer makarnaları, incikleri, kinoa salatalarını, haydari ve acılı ezmeleri, kebapları ve steakları mideye indirmekten bayılmış olabilirim sevgili dostlar. Dediğim gibi, bu saydıklarım, ortaya konan ürünlerin kötü olduğu anlamına gelmiyor kesinlikle; sadece monotonluktan sıkıldığımı tarif ediyor kelimeler yettiğince. İşte bu sebepten, biraz farklı mutfakların ürünlerinin, azızcık farklı lezzetler ve dokunuşların peşinde koşuyorum arada sırada. Bu hem ufkumu genişleten, hem de beni gastronomik rutinimin dışına çıkaran hoş bir aktiviteye dönüşüyor çoğu kez. Sizlere de, yapabildiğiniz ölçüde, alışkanlıklarınız ve (kısır)döngünüzün dışına çıkmayı şiddetle tavsiye ederim. İşte bu yazının konusu olan Dubb Indian Bosphorus Restaurant tadımı da, benim açımdan tam olarak bu anlama geliyor.
HİNT YEMEKLERİ VE TÜRK İNSANI SORUNSALI
Hint mutfağının şehrimizdeki az sayıdaki temsilcilerinden biri olan bu lokantanın, benim için İstanbul’un önemli simgelerinden birisi olan müthiş otel Hiton İstanbul Bosphorus‘un tepesinde konumlandığı belirtelim öncelikle. Harika bir manzaraya balıklama dalarak Hint yemekleri yiyebiliyorsunuz burada. Mekanı cazip kılan en önemli özeliklerden bir tanesi bu diyebilirim. Vazgeçilmez, müthiş, görkemli bir Boğaz manzarası. Mekanın servis ettiği yemeklerle, temsil ettiği mutfakla uyum içinde, “renkli” bir dekorasyonu ve atmosferi olduğunu da ayrıca vurgulayalım. Bence bu da iyi düşünülmüş bir detay. Aslında bu lokantayı Sultanahmet’teki yerlerinden bildiğimi ve daha önce deneyimlediğimi de söylemeliyim. O zaman da yediklerimden, tıpkı bu seferki gibi memnun kalmıştım.
Öncelikle belirtelim; Hint damak zevki ile Türk yeme alışkanlıklarının birbirine koşut yanları olduğu gibi, ne yazık ki, insanımıza güç gelen özellikleri de mevcut. Örneğin, curry meselesi Türk insanı için “1 ile 0 gibi”… Ya seviyor, ya nefret ediyor. Hatta kimi dostlarımın kokusuna bile tahammül edemediğini gayet iyi biliyorum. Bu durumlar Hint mutfağının memleketteki duruşunu güçleştiriyor. Aşırı baharat ve bazen de acı kullanımı yüzünden bu kültüre mesafeli yaklaşan pek çok tanıdığım var. Benim gibi nispeten maceraperestler ise, gözü kapalı, balıklama atlıyorlar Hint lokantası gördükleri zaman. Hiç şüphesiz çok yerinde keşiflerle de çıkıyorlar bu serüvenin içinden. Kesinlikle pişman olmuyorlar
Bu yüzden sizlere tavsiyem çok net: Dubb Indian Bosphorus Restaurant’ ı deneyin mutlaka! Kaybedeceğiniz hiçbir şey yok! Aksine, damak zevkinize uyacak pek çok yemek bulacak, bunun keyfiyle tekrar tekrar burayı ziyaret etmeye devam edeceksiniz.
DUBB INDIAN BOSPHORUS MENÜSÜ
Mekanda size tavsiye edeceklerim başında Chicken 65 geliyor. Hint baharatlarıyla tatlandırılmış kızarmış tavuk diyebileceğimiz bu güzellik bana kalırsa bizim damak zevkimize de inanılmaz kertede hitap ediyor. Bendeniz yanındaki sosa bandıra bandıra, sınırsızca yedim kendilerini.
Geleneksel Hint böreği diyebileceğimiz Samosa da mekanın olmazsa olmazlarından. Daha önceki deneyimlerimde, farklı versiyonlarına (tavuklu gibi) tanıklık ettiğim bu yemeğin, mekandaki içeriği sebzeli olarak karşımıza çıkıyor. Pek lezzetli.
Bir diğer denenmesi gereken spesiyal, Hare Mater Ke Shami. Nane ve bezelye püresinden yapılma bir ara sıcak olarak adlandırabileceğim bu yemeğin içindeki püre, hiç beklemediğim bir şekilde mutluluk verdi damağıma diyebilirim. Masayı süslemesinde her daim fayda var.
Et seven bir insansanız Dubb Indian Bosphorus Restaurant’ta sizi tatmin edecek pek çok yemek de mevcut diyebilirim. Hint baharatlarıyla marine edilmiş kuzu şiş diyebileceğimiz Burra Kebab ve aynı şekilde marine edilmiş kuzu kıyma kebap olarak masamıza gelen Shunkari Shikh Kebab bunlardan ikisi. Ayrıca Makhani soslu ızgara tavuk –Murg Makhani– taze zencefil ve sarmısakla tatlandırılmış köri soslu kuzu –Balti Gosht– da önemli seçenekler. Eğer sebzeciyseniz karışık sebze köri, yani Subj Miloni sipariş edebilirsiniz.
Bunların yanına Hint baharatlarıyla tatlandırılmış peynirli ve sebzeli pilav –Shahi Subj Biryani– ya da beni benden alan enfes ekmeklerden sipariş edebilirsiniz.
Finalde karşınıza zengin bir tatlı menüsü çıkıyor sevgili dostlar. Bana kalırsa Türk insanı için bir miktar riskli olabilecek kısımlardan birisi bu. Hint mutfağının tatlı yaklaşımı hepinizi mutlu etmeyebilir, benden uyarması. Yine de, kendim için bir hayli uygun seçeneklere rastladım ben burada.
SONUÇ: MUTLAKA DENENMELİ!!!
Sevgili dostlar, daha en baştan belirttim. Bu lokanta, daha önce yediğiniz yerlere pek benzemiyor. Hint yemekleri, tahmin ettiğinizden çok daha lezzetli ve bizim damak zevkimize uygun bana kalırsa. Burada geçirdiğim vakit esnasında hem çok güzel yemekler yedim, hem harika bir manzaranın keyfini çıkardım. Ayrıca doğal olarak cahil olduğum bu mutfak konusunda beni aydınlatan bilgili, yönlendirici bir servisle karşılaştım. Bu da ayrı bir başarıydı bana kalırsa. Mutlaka deneyin derim.
Dubb Indian Bosphorus Restaurant
Hilton Oteli, Harbiye Mahallesi,
Cumhuriyet Caddesi, No 50, Şişli, İstanbul