Porter Bar. B. Q. ‘yu birkaç ay önce ziyaret ettim ve açıkçası beklediğimin çok üzerinde bir performans ile karşılaştım. Önce yazının başlığına açıklık getirelim. Son senelerde gerek kentsel dönüşüm laneti, gerekse de dövize endeksli kiralara bağlı ekonomik meselelerden ötürü iyice tatsızlaşan Bağdat Caddesi’nin önemli sıkıntılarından birisi, yiyecek içecek yer bulma konusundaki kısırlık diye düşünüyorum.
Doğal olarak giderek ıssızlaşan, çöle dönen bu efsane caddeye ilave olan kaliteli her mekan, benim için önemli bir değer anlamına geliyor. Porter Bar. B. Q. ise son bir sene içinde buraya yeni bir soluk getiren lokantaların başında geliyor.
Mekanın yemeklerinden önce çok etkileyici kokteylleri olduğundan bahsetmemiz gerekiyor. Ben burada Asian Martini (Smirnoff Orange, Amaretto, zencefil suyu, susam yağı, limon suyu) ve Dust Bowl (chili pepper infused Smirnoff, Safari, mango, fesleğen, limon suyu) deneyimleme şansına sahip oldum ve her ikisini de kendi zevkime bir hayli uygun buldum. (Eğer merak ediyorsanız bendeniz nispeten ekşi, hatta acı içeceklerden haz eden bir kimseyim)
Mekanın lokasyonu olağanüstü diyebilirim. Çiftehavuzlar bölgesinin göbeğinde, Bağdat Caddesi’nin tam üzerinde yer alıyor. Porter Bar. B. Q. ‘yu bulamamanıza imkan yok desem yeridir. Atmosferi ve dekorasyonu ise, bana kalırsa geliştirilmeye açık nadir yönlerinden birisi. Ziyaretim esnasında biraz kasvetli ve yaratacağı his doğru hesaplanmamış bir mekan izlenimi yarattı bende. Belki de bu konuda biraz çalışılması gerekiyor. Açık ve kapalı salonlarındaki oturma kapasitesi gayet yeterli. Benim deneyimim esnasında tanıklık ettiğim kadarıyla servis kalitesi de hiç fena değil. Biraz karışık olan menü konusunda garsonların bilgisi yeterli ve bunu paylaşma şekilleri de tatmin ediciydi.
Yemeklere gelince nedense isminin tınısı steakhouse kıvamında olan bir lokantada bulunduğum için, menüde bulunan sushiler beni bir hayli şaşırttı. İkinci şoku ise tatlarını ciddi şekilde beğendiğim zaman yaşadım desem yeridir. Porter Bar. B. Q. ‘nun sushileri bence bir hayli başarılı. Ben burada Fried barbecue Roll , Smoke Barbecue Etli Sushi, Volcano Shrimp (tempura karides, avokado, salatalık, marine somon, mayo, teriyaki sos ve acı sos) denedim.
En çok hoşuma giden girizgahlardan bir tanesi Chicken Lolly Pop dedikleri Louisiana soslu tavuk butlarıydı. Hepsini yememek için kendimi çok zor frenledim. Yanında sarışın bir birayla çok iyi gidecek güzelliklerdi bunlar.
Öte yandan Tempura Shrimp Pichos (tempura karides ve Arizona sos) çok hafif ve şık bir başlangıç olarak dikkatimi çekti diyebilirim.
Ana yemek faslına geldiğimde, Oak Smoked Beef Rib ve Brisket Burger indirdim mideye. Odun ateşinde pişmiş dana kaburganın kemikten sıyrılışı hala gözümün önünde duran efsane bir anıdır. Burger ise benim gibi brisketperver bir zat için biçilmiş bir kaftandı.
Bütün bunları zarif tatlılarla bitirmesek olmazdı herhalde. Citrus Arroz Con Lecche (narenciye aromalı pirinç kreması, satsuma sorbe ve zencefil kurabiye kırıntıları ve Mexian Churros (vanilya, süt reçeli ve çikolata sos ile) yemeğe zarif bir şekilde nokta koymanın en güzel yollarıydı.
Tüm yediklerimin neticesinde Porter Bar. B. Q. benim açımdan çok iyi bir lokanta olarak iyi not aldı ve Anadolu yakası için büyük bir kazanç olarak kayıtlara geçti.
Özellikle bu yakanın ahalisiyseniz ve hepsi birbirine benzeyen fabrikasyon bistrolardan size de benim gibi gına geldiyse lütfen burayı deneyiniz!
Porter Bar.B.Q & Craft Cocktails
Göztepe Mahallesi, Bağdat Cd.
199/A, 34730 Kadıköy/İstanbul
1 comment
Merhabalar,
Yorumlarınıza saygı duymakla birlikte lutfen bu mekana gidip paranizla rezil olmayin.
Fazla yazdiklari hesabi “bizim yanlis yazma ihtimalimiz yok, alkol alinan masada yanlis hesap olur” diye terbiyesizce savunan, zorla hesabi alan, mekanin icine giren kopekten korkan arkadasimiza “bildigimiz kopek degil, biz alamayiz ordan, zaten size uzak ne diye korkuyorsunuz ki” gibi dalga gecerek cevap veren ve konuyu kapatmaya calismamiza ve odeyelim dememize ragmen bizi suclayamazsiniz diye konuyu uzatan saygisiz bir isletme.
Her şey para ya da lezzet değil, önce saygı olmalı.