Fumee – Kuruçeşme

14 Shares
14
0
0

Kuruçeşme’nin göbeğinde şirin mi şirin bir lokanta var. Dosdoğru denize bakan, insanın şöyle keyifle kurulup usuletle ve suhuletle (okulda Osmanlıca derslerini hiç kaçırmazdım !) Boğaz’a dalarak şarabını yudumlayacağı türden bir yer. Tepedeki ışığından masası sandalyesine kadar her şeyin özenle seçildiği belli olan zarif bir işletme.

Lokantanın adı Fumee. Bir şef restoranı burası. Bir süre önce ismini duymuş, davet edilmiş, lakin gidememiştim. Bugünlere nasip oldu. Çok da iyi oldu aslına bakarsanız. Yetenekli şef Pınar Taşdemir ile tanışma ve takdire şayan bir yaratıcılıkla kotardığı yemeklerinin tadına varma fırsatını yakaladım hiç beklenmedik bir şekilde.

Yemek bahsini irdelemeden önce çok kısa bir not: Mekan, az sonra okuyacağınız üzere, bu kadar güzel yemekler üretiyor olmasına, bu denli hoş bir konuma çöreklenmiş ve böyle şık bir atmosfer yaratılmış olmasına karşın tanınmıyor. Ziyarete gittiğimde arabamı mekanın biraz uzağına park ettim ve yürüdüğüm birkaç yüz metre boyunca yol sorduğum dört kişi de (taksici, park değnekçisi, güvenlik görevlisi vb.)  “Fumee” adlı bir yerin varlığından bihaberdi. Bu “bilimezlik” durumu bana çok tuhaf geldi. Kapıya yakın yönlendirici bir tabela da yoktu.

Yediklerim için diyebileceğim tek bir olumsuz kelime yok. Nice zamandır benden olumsuz yorumlar beklediğinizi biliyorum. Ama Fumee bunu yapabileceğim belki son lokanta. Zira tadıma gittiğimde servis edilen yemek, olağanüstü bir kurguda masanın donatılmasıyla vukuu buldu ve olumsuz eleştirilebilecek pek bir yanı mevcut değildi. Aksine, tadı damağımda kaldı yediklerimin desem yeridir.

Tadımın izleği çok hoştu bana kalırsa. “Başlangıçlar” evresine,  Keçi Peynirli Zeytinyağlı Pancar ile start verdik.  Dereotu, frenk soğanı, tere yaprakları ve buzda badem ile sunuldu bu yemek. Keçi peyniri de, pancar da benim çok sevdiğim lezzetler olduklarından bu tabak çok hoşuma gitti. Dengeli ve insanı rahat ettiren bir tadı vardı. Sonra Kuzu Kulağı Soslu Taze Fasuyle ile devam ettik. Bu seçkin yemeğe bezelye, böğürtlen, fındık, kuşkonmaz ve kuzu kulağı yaprakları eşlik ediyordu. Son dönemde özellikle kuşkonmaza iyiden iyiye alıştım galiba. Ardından Çarkıfelek Meyveli Zeytinyağlı Kereviz,  yeşil elma ve altın çilek ile servis edildi. Bugüne dek, mayonezle harmanlanmış kereviz salatası dışında, bu yemeğe, hele hele zeytinyağlısına hiç gönül indirmeyen bendeniz, getirilen afeti soluksuz mideye indirdim. Elma ile uyumu şaşırtıcıydı. Bir sonraki güzellik, erik, kırmızı soğan ve deniz börülcesi ile masaya getirilen Nar ve Misket Limonlu Levrek Ceviche,  özellikle deniz börülcesi sayesinde çok farklı bir yemeğe dönüşmüştü. Benim açımda levrekten ziyade, hayatımda yediğim en güzel deniz börülcelerinden bir tanesiydi. Bu hoş başlangıçların içinde Izgara Kalamar ve Ançüezli Badem Tarator’a ayrı bir parantez açalım. Bebek kalamarlar gerçekten damağımda unutulmaz izler bıraktı. Şimdi bile bunu düşünüyorum.

IMG_8628

IMG_8665

IMG_8685

Ana yemek faslında ise karşımıza cevizli tereyağı ile şenlendirilmiş, Tavuk Suyunda Erzincan Tulum Peynirli Mantı, siyah pirinçli  Kestaneli Hamsili Pilav, lime lime olmuş muhteşem lezzetli eti ve tane tane pirinciyle Mürdüm Erikli Kuzu Tandır ve Çilav, ağzıda pamuk gibi dağılan, üç farklı kısmı kombinlenerek yendiğinde insanı kendinden geçiren İsli Somon, Mücver ve Kuşkonmaz ve en nihayet ördekten pek hazzetmeyen bir şahıs olmama karşın, hayli eli yüzü düzgün bulduğum Ördek Confit, Confit Patates, Erik Sos ve Yeşil Salata‘dan oluşan son yemek arz-ı endam eyledi.

IMG_8705

IMG_8736

IMG_8731

Yemeğin finalinde ise Badem Ezmesi Dolgulu, Lavantalı Taş Kadayıf ve Lavanta Dondurması ile başlayıp Beze, Narlı Sorbet ve Antep Fıstığı Kreması oluşan diğer tatlıyı mideye indirdik. Lavanta dondurması bana kalırsa bir sanat eseriydi. Yerken kendimden geçtim. Narlı sorbet ise hafif ama canlı lezzetiyle ağzımdaki bütün pası bir anda sildi. Yemeğin genel gidişine uygun, zerafet yüklü bir finaldi.

Şimdi gelelim neticeye. Son tadımların hepsinde olduğu gibi, burada da şefle, Pınar Taşdemir ile tanışma fırsatını yakaladım. Bu genç, ufacık, müthiş enerjik ve zor bir işi kotarmaya kalkan kadının müthiş bir iş yaptığını düşünüyorum. Tek gereksinimi olan, burada yaptıklarını herkesin duymasını, bilmesini sağlayacak başarılı hamleler.

Bu son tadımlardan sonra yazılarım hep aynı şekilde bitiyor, biliyorum, ama galiba bu ülkede iyi şeyler de oluyor.

Fumee

Muallim Naci Cad. No:64/D Kuruçeşme

0212 257 02 93

14 Shares
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You May Also Like

1924 Rejans Restaurant

TOKİSTANBUL Bugün eski İstanbul’dan pek bir şey kalmadı elimizde. “Nerede Direklerarası’ndaki o eski Ramazanlar?” gibisinden bir şeyler geveleyip,…
Olden 1772

OLDEN 1772 : O İhtişama Bu Yemekler Olmuş Mu?

Olden 1772 'yi beylik sözlerle anlatmak bir hayli zor; "Babil'in Asma Bahçeleri" mi desem, "Roma'nın Son Günleri" mi diye sayıklasam? Bilemiyorum! Öyle bir ortam düşünün ki, içine girdiğinizde kendinizi insanoğlunun başarıları karşısında alabildiğine ufacık hissedeceksiniz. Öyle bir parıltı girdabına kapılacaksınız ki buraya adım attığınızda, bunu inşa eden o yaratıcı beynin kıvrımlarına aynı anda hayranlık, gıpta, kıskançlık, sevgi ve öfke ile bakakalacaksınız.

Mürver Restaurant : İstanbul’un En İyisi

Mürver Restaurant hiç şüphesiz İstanbul'un en keyifli, lezzetli ve başarılı restoranı. Burada kendimi mutlu ve huzurlu hissediyorum. Tatlardaki istikrar ve ustalık, her ziyaret edişimde beni şaşırtıyor. Novotel'in tepesindeki bu muhteşem manzaralı mekanı en kısa sürede ziyaret ediniz.
Fıccın

Fıccın Restaurant: Eşi Benzeri Olmayan Bir Dünya

İstanbul'da, hatta belki de Türkiye'de Osetya yemeklerinin en güzel örneklerini sunan mükemmel bir lokanta anlatacağım şimdi sizlere. Fıccın, gabın, velibah, tulen çorbası gibi insanın damağında güller açtıran yemekleri deneyimleyebileceğiniz Fıccın Restaurant. Bugüne kadar bu mekanı ziyaret etmediyseniz, mutlaka bu yazıyı okuyun derim.
FIREROOM ATAŞEHİR

FIREROOM ATAŞEHİR: BİR SOKAK LEZZETLERİ ŞÖLENİ

Ataşehir'de açılan Fireroom, fine dining dokunuşları ile sokak lezzetleri sunma trendinin en yeni temsilcisi. Hazer Amani'nin imzasını taşıyan mekanın kokoreç, burger, falafel, churros gibi farklı mutfakların ürünlerini bir araya getiren bir yapısı olduğunu özellikle vurgulamamız gerekiyor.