BURADA TARİH YATIYOR
Yeme içme dünyamızın en temel sorunlarından bir tanesinin eski, yaşlanmış, gelenekselleşmiş lokanta bulmakta yaşanan güçlükler olduğunu pek çok yazımda anlatmışımdır sevgili okurlar.
Bir sürü temel medeniyet meselesinde Avrupa kültürüne karşı hissedilen geri kalmışlık duygusu, maalesef mekanların ömürleri söz konusu olduğunda da geçerlidir.
İşte bana kalırsa bu soruna istisna teşkil eden şaşırtıcı bir lokanta Gül Kebap . Kurucusu Hacı Mehmet Ali Gülgeze‘nin Çanakkale Savaşı‘nda yer aldığını söylesek tarihleri kendiniz de çıkartabilirsiniz rahatlıkla.
Aşağı yukarı yetmiş senelik bir geçmişi olan Gül Kebap‘ın, şu anda kurucusunun dördüncü kuşak torunu tarafından işletildiğini vurgularsak da, bu aile geleneğinin ne kadar doğru bir şekilde devam ettirilmiş olduğunu bir defa daha rahatlıkla anlarsınız.
Mekanı bulmak hiç de güç değil aslında. İzmir’i ziyaret ettiğinizde illa ki uğrayacağınız gastronomi bölgelerinden birisi olan Kemeraltı coğrafyasında gayet merkezi bir konumda karşılaşabilirsiniz Gül Kebap ile.
BAKIR SAHANLARIN BÜYÜSÜ
Gül Kebap‘ın öğlene doğru hazır olan döneri, akşamüstü demeden bitiveriyor. Şimdiden ziyaret edeceklere duyuralım bunu. Mekanın iki özel yemeğinden bir tanesi kuzu-dana karışık hazırladıkları döner.
Tadı güzel mi? Gayet güzel. Ama bence büyüsü, gelenekleri devam ettirmek adına kullandıkları o güzelim bakır sahanlar sevgili dostlar. Şahsen benim çok hoşuma gitti dönerimi onlardan yemek.
Uzun uzun haşladıkları kemik suyu ile ıslatarak dönere yatak yaptıkları pidelerin lezzeti dikkat çekici. Üzerine döner ve domates sosu da ilave edince harika bir bileşim çıkıyor ortaya.
Gül Kebap‘ın bir diğer özel yemeği de köftesi. Gerdan, kol, buttan elde edilen kıymanın ekmek kırıntısı ve tuz ile halvet olması ile elde edilen köftelerin yağda kızardığını vurgulayalım merak edenler için. Servis ediliş şekli de aynen döner gibi.
Bendeniz, tavsiye edildiği üzere, döner ve köftenin karışık versiyonundan sipariş ettim, bir yandan ağzımda bir araya gelen lezzetlerin keyfine varırken, öte yandan da bunların yapılış sürecine tanıklık ettim. (Mekan pek büyük sayılmaz, yer bulmakta zorlanabilirsiniz.)
SONUÇ: DENEMEKTEN KAÇINMAYIN!
Sevgili dostlar! Biliyorum çoğunuz İzmir’i Kordon’da ziyaret ettiğiniz balıkçılardan ibaret sanıyorsunuz. Bana kalırsa bu çok büyük bir hata! Bu sebepten, elime geçen her fırsatta İzmir’in kokoreççilerini, kebapçılarını ve arka sokak lezzetlerini yazmaya gayret ediyorum.
Gül Kebap da hiç kuşkusuz bunlardan bir tanesi. Rotanızı bu güzel kente çevirdiğinizde mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir lokanta.
GÜL KEBAP
Anafartalar Cad. No:415
Kemeraltı – İZMİR