The Populist Bomontiada

0 Shares
0
0
0

Bir Akdeniz Esintisi

Bomontiada, nadir bulunan güzellikte bir atmosfer sunuyor bana kalırsa. Sıcak bir Akdeniz şehrinin arka sokaklarına daldığınızda, hiç beklemediğiniz bir anda karşınıza çıkan gizli meydanları andıran bir dünyası var. Ufacık bir meydana bakan tarihi binalar, o meydanı süsleyen lokantalar, güneşin en keskin saatlerinde bile hafiften esen rüzgar…

Bana kalırsa bu  büyülü alemin en prestijli yerine kurulmuş The Populist . 300 kişilik oturma kapasitesi, meydandaki uzun piknik masaları, tepesindeki teras ve geniş iç salonları ile insanı tepeden tırnağa etkisi altına alıyor. Mekanı gezerken insana sonsuzluk hissi veren bir yanı var desem yalan olmaz.

_ABK1345

İçindeki nostaljik Volkswagen minibüsten tutun, Bomonti Bira Fabrikası zamanından yadigar kazanlarına kadar ziyaretçilerini etkileyen bir yığın detay mevcut The Populist ‘te.

_ABK1346

En önemli ayrıntılardan birisi ise, en sıcak havalarda bile açık alanında püfür püfür esen rüzgar…

Halk İçin, Halkın Hizmetinde…

The Populist , isminden de anlaşılabileceği üzere halka yönelmiş bir felsefenin renkleri ile çıkıyor karşımıza. Belki de burada, İstanbul’da giderek artan deneysellik, damaklarımızı allak bullak eden yeni kakafonik yaklaşımlar ve insanların karşılamakta güçlük çektiği fiyat seviyelerine bir gönderme var.

Bir süredir ağzıma sakız olan “Comfort Food” The Populist ‘te de karşıma çıkan bir kavram. Bu bakış açısını iyiden iyiye benimsemeye başladım bendeniz de. Arkasında ciddi çabalar, deneme yanılma seansları ve laboratuvar çalışmaları olan, ama basitlikten ödün vermeden, kişiye keyif ve mutluluk aşılamayı amaç edinen yemeklerden bahsediyorum. Tam olarak bu Comfort Food denen mesele. Yediğinizde yüzünüzde bir gülümseme peydahlanmasını hedef alan, oturup detaylı analizlerle kan tahlili yaparcasına yemeğin içindeki malzemeleri anlamak için kendinizi yırtmadığınız yemekler.

Dolayısıyla The Populist insana vereceği keyfe yönelerek kendini halkın hizmetine sunmuş bir işletme.

Şiir Gibi Biralar

Bendeniz, “Oturup iki bira içelim, maçı seyredelim” düşüncesinde bir zat değilim. Birayı yemeğin yanında, ona eşlik eden bir içecek olarak kabul eder, bu zevkime uygun ürünlerin peşinde koşarım.

Malesef çeşitleri çok artmış olsa da, ülkemizde servis edilen ithal biralar, bir hayli sert mizaçlarıyla, yemeklere eşlik etmekten çok uzaklar. Hatta tam tersi, yemeğin tadını bastırıp damakta bir çekişme yaratıyorlar.

İşte bu noktada The Populist ‘in hayranlık duyduğum bir özelliği daha ortaya çıkıyor. Kendi pastorize edilmemiş biralarını sunuyorlar sizlere. Her zevke, renge, talebe göre biraları var. Çeşit bolluğundan mütevellit, bana kalırsa bir sampler isteyip, ufak çaplı bir tadım gerçekleştirdikten sonra ne içeceğinize karar vermelisiniz.

Ben Kölsch, Vienna Lager, Stout, Weissbier, Honey-Pepper deneyimledim. Hafif baharatlı doğası ve damaktaki ince nüanslarıyla Vienna Lager’i yemeğime eşlik etmesi için mükemmel buldum.

Mutluluk Veren Bir Mönü

Önce, az evvel felsefesini vurguladığım mönünün tamamını sizlerle paylaşıp, sonra da deneyimlediklerimden kısaca bahsetmek istiyorum.

Clipboard01

İlk deneyimlediğim güzellik, brisket et parçaları, peynir sos, süzme yoğurt, yeşil ve frenk soğan ile harmanlanmış Burgulu Patates oldu. Bu yemeğe bayıldım desem yeridir. Çok patates insanı olmasam da, güzel bir sarışın biraya bu yemekten daha coşkulu bir eşlikçi var mı, bilemiyorum. Etin peynirle kaynaşarak patatese nüfuz etmesi ile gerçekten baştan çıkarıcı bir kombinasyon ortaya çıkmış. Buna doyurucu sunum da eklenince 10 numara bir yemek geldi masaya.

IMG_3675

Ardından ver elini tortilla cipsleri ve yeşil soğan ile servis edilen Enginar ve Ispanaklı Dip. Ilık dipe bandırdığım tortillaların damağımda yarattığı hoşluk uzun süre anımsanacak cinsten bir duyguydu sevgili dostlar. Enginar gibi sağlık bombası bir gıdanın kremsi ve sıcak bir formda masaya gelmesi beni çok mutlu etti. Bunu da denemenizde fayda var.

IMG_3674

Bir diğer hoşluk da, kokoreç, sarmısak yağı, kekik, pul biber, mozarella peyniri ve biber turşusu ile yaratılmış Kokoreç Pizetta idi. Bu yemek daha önce kokoreçli pizza yemiş ve çok beğenmiş bir zat olan bendeniz için bir yenilik olmasa da, flat bread konsepti ile sunulan bu çalışmanın tadı hiç de yabana atılacak cinsten değildi. Sevdim, hatta çok beğendim. Daha çok bu ufaklığın dörtte birini yemek öncesi bruscetta niyetine bir başlangıç olarak mideye indirebileceğimi hayal ettim.

IMG_3701

Listede burger olduğunu gördüğümde, kaçınılmaz olan gerçekleşti tabii ki. Çift köfteli, cheddar peynirli, ev yapımı soslu, turşu ve patates kızartmalı bir Cheeseburger geliverdi önüme. Şimdi burada dürüst olalım ve düşüncelerimizi açık açık paylaşalım: Son dönemde çok fazla burger mi yediğimden midir, bilinmez, bu konuda aşırı seçici olmaya başladım ve bana kalırsa The Populist’in burgeri biraz fast food çağrışımları taşıyordu. Çift köftenin verdiği zafer duygusu, ne yazık ki, ekmeğin (o meşhur markanın ekmeklerine çok benziyordu) basitliğiyle dengelenmişti. Yanlış anlaşılmasın, tadı kötüydü demiyorum, ama o ana dek tattıklarım arasında en zayıf halka buydu.

IMG_3647

Bu kadar yemek deneyimlerken, tabii ki ev yapımı biraları ihmal etmedim. Bir sampler söyledim ve Kölsch, Vienna Lager, Stout, Weissbier, Honey-Pepper indirdim mideye. Hafif baharatlı doğası ve damaktaki ince nüanslarıyla Vienna Lager’i yemeğime eşlik etmesi için mükemmel buldum.

IMG_3639

Bir de bütün bunların üstüne utanmadan Funnel Cake yedim. Kızartılmış minik parçalı krep hamuru, tarçın ve vanilyalı dondurma ile servis edilen bu tatlı tek kelimeyle mükemmeldi. Hem hafif olması, hem de dengeli lezzeti bunca tuzlu yemekten sonra midemde ve damağımda olması gereken ahengi yarattı.

IMG_3697

Netice itibarıyla, konumu, ortamı, felsefesi ve yemekleriyle bana bir bütünlük duygusu sunan The Populist‘in son derece başarılı bir iş yaptığını düşünüyorum. Tutarlı, enerjik ve pozitif bir lokanta burası. Gidip denemenizde yarar var!

The Populist
Merkez Mahallesi, Silahşör Caddesi,
Birahane Sokak, Tarihi Bomonti Bira Fabrikası, No 1, Şişli, İstanbul
0212 2962034

The Populist Menu, Reviews, Photos, Location and Info - Zomato

0 Shares
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You May Also Like

1924 Rejans Restaurant

TOKİSTANBUL Bugün eski İstanbul’dan pek bir şey kalmadı elimizde. “Nerede Direklerarası’ndaki o eski Ramazanlar?” gibisinden bir şeyler geveleyip,…
Olden 1772

OLDEN 1772 : O İhtişama Bu Yemekler Olmuş Mu?

Olden 1772 'yi beylik sözlerle anlatmak bir hayli zor; "Babil'in Asma Bahçeleri" mi desem, "Roma'nın Son Günleri" mi diye sayıklasam? Bilemiyorum! Öyle bir ortam düşünün ki, içine girdiğinizde kendinizi insanoğlunun başarıları karşısında alabildiğine ufacık hissedeceksiniz. Öyle bir parıltı girdabına kapılacaksınız ki buraya adım attığınızda, bunu inşa eden o yaratıcı beynin kıvrımlarına aynı anda hayranlık, gıpta, kıskançlık, sevgi ve öfke ile bakakalacaksınız.

Mürver Restaurant : İstanbul’un En İyisi

Mürver Restaurant hiç şüphesiz İstanbul'un en keyifli, lezzetli ve başarılı restoranı. Burada kendimi mutlu ve huzurlu hissediyorum. Tatlardaki istikrar ve ustalık, her ziyaret edişimde beni şaşırtıyor. Novotel'in tepesindeki bu muhteşem manzaralı mekanı en kısa sürede ziyaret ediniz.
Fıccın

Fıccın Restaurant: Eşi Benzeri Olmayan Bir Dünya

İstanbul'da, hatta belki de Türkiye'de Osetya yemeklerinin en güzel örneklerini sunan mükemmel bir lokanta anlatacağım şimdi sizlere. Fıccın, gabın, velibah, tulen çorbası gibi insanın damağında güller açtıran yemekleri deneyimleyebileceğiniz Fıccın Restaurant. Bugüne kadar bu mekanı ziyaret etmediyseniz, mutlaka bu yazıyı okuyun derim.
FIREROOM ATAŞEHİR

FIREROOM ATAŞEHİR: BİR SOKAK LEZZETLERİ ŞÖLENİ

Ataşehir'de açılan Fireroom, fine dining dokunuşları ile sokak lezzetleri sunma trendinin en yeni temsilcisi. Hazer Amani'nin imzasını taşıyan mekanın kokoreç, burger, falafel, churros gibi farklı mutfakların ürünlerini bir araya getiren bir yapısı olduğunu özellikle vurgulamamız gerekiyor.