Kokoreç Keşifleri Varan -1
Efendim herkesin uzman olduğu bir konuda yazmak pek zor geliyor bendenize. Ama bu mekanı da yazmasam olmazdı diye düşünüyorum. Bir tanıdığım “İstanbul’da en iyi kokoreç nerede yenir?” diye sorunca, bildiğim yerleri bir çırpıda sayıverdim geçen gün. Çengelköy Kokoreççisi de ilk beşime giriverdi. Birinci sırada diyemem, ama belki 2-3 için yarışabilecek bir pozisyondan.
“Herkesin uzman olduğu” dedim. Bu tecrübem Instagram ve Facebook paylaşımlarımda sabittir. Siz siz olun kokoreç konusunda paylaşım yapacaksanız İzmirlilerin saldırısına maruz kalacağınızı mutlaka dikkate alın önceden. Bu konuda pek hassaslar kendileri. Kokoreç İzmir’de topraktan çıkıyor olmalı…
Her neyse dedelerimin memleketi Çengelköy, aslında çaktırmadan hayli gastronomik bir semtimizdir. Buranın börekçisi, çınaraltısı, makaroncusu, dürümcüsü, dönercisi,manavı, lavaşçısı, paçacısı, pastanesi boldur. Kısacık bir yol üzerinde, her metrekareye bir mekan düştüğünü görüp şaşkınlıktan ağzı bir karış açık kalır insanın. Bu yazının konusu da,çoktan anlamış olacağınız üzere Çengelköy Kokoreççisi’dir.
Genel eğilim ekmek arası lüpletmek de olsa, bendeniz tadına varabilmek için porsiyon sipariş ettim gittiğim zaman. Çatala gelen, iri taneli, domates ve biberi bol, kocaman bir güveçte servis edilen kokoreçe bayıldım. Açık konuşmak gerekirse bir hayli büyük bir porsiyonları var. İki kişilik desem yeridir. Ağızda dağılan bu güzelliğe taptaze bir ekmek ve standart bir ayran da eşlik etti. Bence süper bir kombinasyon oldu bu.
Böyle bir masa-bir kasa mekanları çok seviyorum. Yaşamalı ve yaşatmalıyız onları.
İşin güzel yanı, bu küçücük dükkanda oturup yerken, İstanbul’da çoktan kaybolduğuna inandığım, belki zaman zaman Kuzguncuk’ta karşıma çıkan mahalle duygusuna tanıklık etmek de ayrı bir deneyimdi. Sirkeci Büyük Postane’nin karşısındaki Kral Kokoreç’ten sonra, en iyiler sıralamasında ikinci sıraya koyabilirim bu güzide lokantayı. Denemediyseniz büyük kayıp!
Özellikle yapılan eleştirilere de cevap vermek gerekiyor mekanın tarzı konusunda. Mesela İzmirli kardeşlerimiz domates-biberli olmaz demişler. Benim bu konuda cevabım çok net: Ben bu konularda son derece demokrat bir insanım. Benim için “şu yemek böyle olmaz, şöyle olur” demek çok ters. (şu an Türkiye’nin kamplaşmasına ve yönetim şekline çok uysa da). Dolayısıyla kokoreçin domatesli, domatessiz, biberli, bibersiz, ekmek arası, porsiyon, güveçte, tavada, kömürde, yani kısaca her versiyonunu yerim ve yapılış biçimden bağımsız olarak sadece damağımda yarattığı coşkuya bakarım. Neticede tüm yorumlarım buna bağlıdır.
Benim için en iyi yemek, bana tadı iyi gelen yemektir. Nokta!
Çengelköy Kokoreççisi
Çengelköy Mahallesi, Çengelköy Merkez Caddesi,
No 15/C, Üsküdar, İstanbul
1 comment
Merhabalar yazılarınız gayet samimi ve güzel ama reklam yerleriniz hakkında hem fikir değilim bence farklı şekilde konumlandırma yaparak kazanç oranınızı yükseltebilirsiniz. Kazanca eklemek gerekirse seo uyumlu makaleler sitenize daha organik ziyaretçi çekecektir. Başarılarınızın devamını dilerim.